Belirsizliğin hakim olduğu günümüz iş dünyasında firmalar karar alırken bir sonraki dönemlerini planlamakta bile zorlanırken, önlerindeki bir ya da beş yıl için daha da fazla güçlük çekiyorlar.
Planlamalar ve tahminler doğrultusunda hareket ederek başarıya ulaşmak gün geçtikçe zorlaşıyor.
Bilimsel ve teknolojik gelişmelerin çok hızlı yaşanması, küresel rekabetin ön plana çıkması tüm sektörlerdeki firmaları fazlasıyla etkiliyor. Bu süreçte başarılı olabilmek için farklı ve verimli olmak gerektiği aşikâr. Bunun için de yaratıcılık ve yenilikçilik olmazsa olmazımız.
Yenilikçi kültürü benimseyen ve bu yapıyı kurmayı başarabilen firmalar bulundukları çevreye ve gelişmelere kolayca adapte olabiliyorlar. Değişime ve yeniliklere hızla uyum sağlamanın artık bir zorunluluk olduğu bilgi çağında firmalar varlıklarını sürdürebilmek için “yenilik yönetimi uygulamaları”na ihtiyaç duyuyorlar.
Liderler de, hem beklenmedik ve zor koşullarda faaliyet gösterebilmek hem de organizasyonlarında inovasyonu destekleyen bir iklim yaratabilmek için “inovasyon liderliği”ne ihtiyaç hissediyorlar.
İnovatif araç ve sistemler, inovatif düşünme firmaların sağlıklı ve sürdürülebilir olabilmelerinde önemli bir rol oynuyor.
Peki, “inovasyon liderliği” nedir?
İnovasyon liderliğinin iki temel yapı taşı bulunuyor:
● Liderliğe inovatif yaklaşım
Bunu, yönetim yaklaşımınıza yeni bir düşünce ve farklı eylemler katarak iş yapış şeklinizi değiştirmek olarak anlamlandırıyoruz.
Üstlendiğiniz rol gereği, firmanızın karşı karşıya olduğu zorluklar konusunda nasıl farklı düşünebilirsiniz?
Yerleşmiş, köklü problemleri nasıl çözümleyebilirsiniz? Yeterli bilgiye veya öngörüye sahip olmadığınızda nasıl hızlı ve çevik hareket edebilirsiniz?
● İnovasyon için liderlik
Burada söz konusu olan ise, liderlerin, firmalarındaki sorunların çözülmesi, yeni ürün veya hizmetlerin yaratılması için inovatif düşünme ortamı oluşturmaları gerekliliğidir.
Yani…
Çalışanlarınızın zorluklar karşısında farklı düşünmelerini nasıl sağlayabilirsiniz? Onlara yeni yollar denemeleri konusunda nasıl yardımcı olabilirsiniz?
Kaynakların sınırlı ve yetersiz olduğu koşullarda inovasyon için neler yapılabilir?
Rekabet karşısında nasıl ayakta kalabilir, en önemlisi nasıl öne geçebilirsiniz?
Yapılan çalışmalara göre firmalarda yaratıcılık ikliminin oluşmasında liderlerin payı yüzde 20 ile yüzde 67 arasında değişebilmektedir.
Bu da şu demek; liderlerin inovasyonu destekleyecek yönde davranması, organizasyonların inovasyon kültürünü oluşturmasında büyük bir rol oynuyor. Ayrıca organizasyonda yaratılan ortamın da inovasyonu desteklemesi gerekiyor.
İnovatif yapıyı destekleyen firmaların dikkat etmesi gereken hususları ise şöyle sıralayabiliriz:
Organizasyonel teşvik:
İnovatif organizasyon kültüründe paylaşılan bir inovasyon vizyonu vardır; fikirlere karşı adil ve yapıcı yaklaşır, inovasyona dayalı çalışmayı ödüllendirir ve takdir eder, yeni fikirlerin oluşmasına destek sağlayan bir mekanizması vardır.
Organizasyonel engellerin yok edilmesi:
İnovasyonu destekleyen kültürlerde liderler organizasyonel engelleri ortadan kaldırmak için çalışır. Organizasyondaki politik problemler, yeni fikirlere sert eleştiriler ve yıkıcı dahili rekabet ortadan kaldırılır ya da en aza indirilir. Diğer engeller, risk almaktan çekinme, başarısızlıktan korkma, mevcut süreçlerin fazlaca önemsenmesi yeni fikirleri engelleyen unsurlardır.
Yönetimsel teşvik:
İnovatif liderler çalışanların kattığı değeri ve ortaya çıkarttıkları işi destekler ve güven ortamı oluştururlar, yaratıcı kişileri desteklerler. Liderler inovasyon süreçlerine katıldıkları ve korudukları zaman inovasyonu teşvik etmiş olurlar, bu kültürü olumsuz etkileyen kişileri ve sistemleri etkisizleştirmeleri ve kendi çalışmalarında da inovatif düşünceyi kullanmaları son derece önemlidir.
Yeterli kaynaklar:
İnovasyonun öncelikli olabilmesi için kaynakların yeterli olması gerekmektedir. Bunlar arasında fonlar, malzemeler, tesisler ve bilgi gösterilebilir.
Gerçekçi iş yükü:
Verimlilik beklentisi gerçekçi olmalıdır. Ayrıca aşırı zaman baskısından ve dikkati dağıtacak etkenlerden uzak olması gerekmektedir.
Özgürlük:
Çalışanların yapacağı işi ve nasıl yapacağını seçme özgürlüğü inovasyonu besler. Tabii ki zaman ve bütçe sınırlamaları olacaktır fakat mümkün olduğunca işin nasıl yapılacağı kişiye bırakılmalıdır.
İşin zorluk derecesi:
İşin zorluk derecesinin artması önemli projelerde hem inovasyonu hem de verimliliği besler. Fakat organizasyondaki yapının, sürdürülen inovatif çalışmayı desteklemesi gerekir.
Takım çalışması ve iş birliği:
İnovatif organizasyondaki çalışanlar iyi iletişim kurar, birbirlerinin fikirlerine açıktırlar, ortaklaşa yapılan işlerde birbirlerine destek olurlar. Çalışma ortamı iletişimin kolayca gerçekleştiği, fikirlerin paylaşılmasına fırsat veren ve aynı zamanda eğlenceli olmalıdır.
Özetlersek, ele aldığımız kavramsal çerçevenin önemsendiği bir liderlik anlayışıyla inovasyon sürecine pozitif katkılar sağlamak mümkün.
